Eklenme:
Güncelleme:
0 görüntüleme
0 yorum

Ne maçtı ama

Avrupa’nın fatihi olduğunu bir kez daha Galatasaray Salı akşamı gösterdi.
Şampiyon mu olduk?
Hayır!
Ama bir devi yenmek oldukça keyifli ve gurur verici.
Maç öncesi tüm kamuoyu, hatta Galatasaray camiası bile iyi bir sonuç için iyimser değildi.
Önceki maç farklı bitmişti…
Lig de istenilen seviye yakalanamamıştı…
Maç öncesi umut vadeden bir tablo söz konusu bile değildi.
Ama bu takımın DNA’sında var:
Hiç olmadık zamanda çıkıp büyük zaferler elde etmek.
Üstelik maç öncesi birçok kişi tarihi bir hezimet olmasından korkuyordu.
“3 yeriz, 5 yeriz” diye düşünenler…
Hatta Beşiktaş’ın Liverpool karşısında aldığı kötü sonucu bile unutturacak bir skor bekleyenler vardı.
Ama olmadı.
Galatasaray çok akıllı oynadı.
Rakibine göre kadro çıkardı.
Yakaladığı az sayıdaki fırsatı değerlendirmesini bildi.
Son ana kadar kalesini en iyi şekilde savundu.
Akıllı oynadı.
Haddini bildi.
Çok coşkulu, çok yürekli oynadı.
Seyirci oyunun içinde kaldı, hiç çıkmadı.
Takımda gördüğü bazı olumsuzlukları bile görmezden gelip desteğini sürdürdü.
İngilizler maç sonrası ıslık ve gürültünün hasarlarını tedavi etmek için MHRS’den randevu almak üzere maçın bitmesini bile beklemediler…
Bizim için de kolay olmadı:
Stresten saçı dökülenler,
Saçı beyazlayanlar,
Dişlerini sıkmaktan ağzı gözü yamulanlar,
Kalp spazmı yaşayanlar…
Öldük öldük dirildik!
Ama korktukları gibi olmadı.
Arslanlar gibi oynadılar.
Çocuklar gibi sevindik.
Ellemeyin, güzel oldu…
Buna ülke olarak ihtiyacımız vardı.
Bugün Galatasaray,
Yarın Fenerbahçe…
Tekrar tekrar bu mutlulukları yaşarız.

Soner Tumgan

Soner Tumgan

Köşe Yazarı